Scholz, Meseberg kentinde yapılan Almanya-Fransa Ortak Bakanlar Konseyi Toplantısı’nın ardından Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile ortak basın toplantısı düzenledi.
Ortadoğu’daki durumu büyük endişeyle takip ettiklerini belirten Scholz, hala Hamas’ın elinde 100’ün üzerinde esir bulunduğunu, İsrail’in şehirlerine füze atıldığını ve İsraillilerin güvende olmadığını savundu.
Scholz, Hamas’tan derhal tüm esirleri serbest bırakmasını ve uzun süreli ateşkesi kabul etmesini istediklerini belirterek, arabuluculuk yapan Katar, Mısır ve ABD ile yakın temas halinde olduklarını ve bu ülkelere çabalarından dolayı teşekkür ettiğini söyledi.
Taraflar arasında anlaşmaya varılmasının geciktiğine işaret eden Scholz, “Şunu da açıkça söyleyeyim; İsrail, eylemlerinde uluslararası hukuka saygı göstermeli. (İsrail) Gazze’de acı çeken halka insani yardımın ulaşmasını sağlamalı. Gerekli yardım ulaşmasını sağlamak İsrail hükümetinin sorumluluğundadır.” şeklinde konuştu.
FİLİSTİNLİLERİN KALDIĞI KAMPA YAPILAN SALDIRIYI “TRAJİK OLAY” OLARAK NİTELENDİRDİ
Başbakan Scholz, İsrail’in 26 Mayıs’ta Gazze’de yerlerinden edilen Filistinlilerin kaldığı kampa yapılan saldırısına işaret ederek, “Refah’ta trajik bir olayın haberini aldık. Bir mülteci kampı bombalandı. Pek çok masum insan öldürüldü. Başbakan (Binyamin) Netanyahu olayla ilgili soruşturma başlatacağını duyurdu. Bu gerekli olduğu kadar da önemlidir.” ifadesini kullandı.
Bu olayın, diğer birçok ülke gibi Almanya’nın da Refah’ta geniş çaplı kara saldırısına neden defalarca karşı çıktığını bir kez daha gözler önüne serdiğini aktaran Scholz, “Çünkü orada siviller için yeterli koruma sağlanamaz. Bu olay bunu çok dehşet verici şekilde gösteriyor.” değerlendirmesinde bulundu.
İsrail’i Refah’a yönelik büyük çaplı saldırı yapmaması için sürekli uyardıklarını kaydeden Başbakan Scholz, “Çünkü orada bulunan çok sayıda insan ve inanılmaz sayıda mülteci göz önüne alındığında, sorumsuzca sivil kayıplara yol açmayacak herhangi bir senaryo, herhangi bir askeri faaliyet şekli düşünemiyoruz.” dedi.
Gazze’ye günde 500 tırla yeteri derecede temel ihtiyaçların ulaşması gerektiğine işaret eden Scholz, bunun İsrail’in sorumluluğunda olduğunu yineledi.
“İKİ DEVLETİ ÇÖZÜM MÜMKÜN”
İki devletli perspektifin mümkün olması gerektiğini vurgulayan Scholz, burada umudun önemli olduğunu, umudun Avrupa’da neler başardığının görüldüğünü anlattı.
Scholz, Almanya’nın başlattığı bir savaştan sonra Almanya ile Fransa’nın dost olduklarına dikkati çekerek, “Almanların Fransa’da da yaptığı tüm bu yıkımdan sonra, gelişen ve iyileşen bir dostluk mümkün oldu.” dedi.
Belki bunun Ortadoğu’ya, “iki devletin, İsrail ve Filistin devletinin birlikte, barışçıl ve dostane bir geleceğinin mümkün olacağını söylemek için bir tecrübe olacağını” savunan Scholz, “Korkunç bir savaştan kısa bir süre sonra bile bu mümkün. Biz bunu kanıtladık.” diye konuştu.
Ukrayna savaşına ilişkin değerlendirmede de bulunan Scholz, Ukrayna’nın savunmasını sağlayabilmesi ve böylece tüm Avrupa’nın güvenliğini daha da artırabilmesi için milyarlarca dolarlık ek finansmana erişimini sağlamak istediklerini belirtti.
Scholz, Rusya Merkez Bankasının dondurulmuş varlıklarından elde edilen faiz gelirinin nasıl kullanılabileceğinin de incelendiğini aktardı.
Scholz, Ukrayna’nın Batılı ülkelerin verdiği silahları Rusya topraklarında kullanılması konusunda da Ukrayna’nın saldırıya uğradığını ve kendisini savunması gerektiğini ifade etti.
ABD, Fransa ve Almanya tarafından sağlanan silahların kullanımının uluslararası hukuka uygun olması gerektiğini vurgulayan Scholz, “Bu şimdiye kadar pratikte iyi işledi ve böyle olmaya devam edecek.” şeklinde konuştu.